Yat Sezonu Başlarken Yat Sezonu Başlarken

Yat Sezonu Başlarken

Yat Sezonu Başlarken; dünya kendini ekonomik krize hazırlarken, yat sahipleri ve denizciler de yatlarını sezona hazırlıyorlar. Denizcilerin umut kapısı olan yatlar, görücüye çıkarcasına süsleniyor, temizlenip boyanıyor ve tamir görüyorlar. Eh şimdilik yatlar hallerinden memnun görünüyor ama sahipleri ve yat sektöründe çalışanlar için aynı şeyi söylemek çok zor. – Yat Sezonu Başlarken

Kimsenin önünü gördüğü yok ama yıllarca ekmek teknesi dedikleri emektarlarını da terk edecek halleri yok. Öyle ya evde herkesin ayrı derdi ve gelecek için planı olabilir. Önemli olan yatın hazırlanmasıdır, öncelik onadır, umutlar onunla başlar, hayallerin baş tacı ve geleceğin teminatıdır. Aksak giden bir şeyler var, son birkaç yıldır yata harcananlar, borçlar ve vaatler gün geçtikçe daha fazla yük olmakta yat sahipleri ve kaptanların omuzlarına.

Hayaller sürekli ertelenmekte evin kızı sayılan yat da gün geçtikçe kocamakta hatta bu telaş ile yaşlanma hızlanmaktadır. İşin kötüsü birde kriz var kapıda, soluğunu ensemizde hissettiğimiz şimdi ne olacak? nasıl başlayacak sezon? Denizcileri bekleyen yatlar hangi vaatlerle çağıracak denizcileri salınmak için denizlerde. Kaptanlar nasıl tayfa bulacaklar geleceği umutsuz gösteren sezonda. Tek haftalık rezervasyonu olmayan yatlar nasıl öderler tayfanın emeğini? Sezon zor olacak buna rağmen yatlarını azimle hazırlıyor denizciler. – Yat Sezonu Başlarken

Belki de umuttan çok bir sonraki yıla masrafların katlanmaması için, ama daha çok ahde vefa gibi yatlarının geleceğinden çok tayfaların umutlarını diri tutmak için, tabii hazırlayabilenler şanslı olanlar, birde olmayanlar var.

Geçmişteki borçlarını ödeyemedikleri için yeniden borçlanma şansına sahip olmayanlar. Yatlarını ya müsait koya demirleyip bırakanlar yada hiç indirmeyip bırakmayı tercih edenler! Heyhat her ikisi de mecnun. kayığını denizde tutan kayığın kıçından ayrılamaz, Karada tutmaya çalışanda güneşin sıcak kollarına teslim eder yatını istemeden. Belki de son kez veda ederek, artık ne rüzgardan nede oynaşan denizden medet ummadan. Zor bir sezon bekliyor denizcileri. Ufak umutlar, hazırlanan yatların diri tuttuğu ve onların denizcileri kadar az. Zaten çoğunluk sektörün dışında yaşam şansı aramaya başlamış bile, çok sevdikleri denizden kopmak pahasına. İş bulma heyecanını hala saklayan denizciler birbirlerine piyasayı soruyorlar, küçükte olsa bir umut ışığı için. Sorumlu olduklarını avutuyorlar biraz daha gayret diye. – Yat Sezonu Başlarken

Krizin getirdiği bu bedeli bu kadar ağır ödememeli denizciler. Kimsenin ortalıkta dolaşacak mecali yok kahvedeki masalara oturmak yürek işi artık. Öyle ya masanın oturanı ödemeli çay paralarını. Hep böyle olmuştu. Denizci vakurla çeker payına düşen sıkıntıyı, kimseler bilmez, zaten kimselere de duyuramaz derdini hiç. Hani hep özgür yaşamak için denizci olmuştur ya, bir araya gelip arz-ı hal etmek zoruna gider belki de. Sürü psikolojisi sayar ve dert yanmaktansa başının çaresine bakmaya çalışır, çünkü yaşam biçimi saydıkları varlık ve yokluk hep çok yakındır onlara. Gelecek güzel günlerin hatırına, yine katlanırlar yokluklara. Öyle ya nelerden vazgeçmişlerdir denizci kalmak adına.

Birşeyler yapmalı bu alımlı güzelleri denizlerde gezdiren vefakar denizcilere. Onlara mesken olan yatlara, ve başı dik gezemeyen yatların sahipleri ve Kaptanlarına, az da olsa vefa borcu sayılmaz mı. Onları bu durumun ağır bedelini hafifleterek ayakta tutmaya çalışmak çok mu zor gelir devlet babamıza.

Aklıma bir zamanlar kriz banka borçları enflasyon vs gibi sebeplerden gözleri yuvalarından uğrayan Karadenizli balıkçılara, devletten aldıkları kredileri geri veremeyince, devletin şefkatli kolları ile tayfadan ziyade tekne sahiplerine verilen destek geldi şimdi! Acaba çok mu şey istemiş oluruz. Devlet kredisinin bile kullanılmadan alın teri ile yapılmış bu canım yatların sahipleri, ve kaptanlarına ve hatta tayfalarına devlet babanın müşfik eli ile can suyu olacak kadar yardımı olsa, yatlar odun olmaktan kurtulsa, ocaklar sönmese, denizciler yuvalarına ekmek götürebilseler.

Acaba çok mu şey istemiş oluruz devlet babamızdan. Bir şeyler dile gelmeli denizcilerin bir deniz fenerine ihtiyaçları var.  karaya oturmadan seyir edebilecekleri. Sesimiz cılız kalmasın anlaşılmayı umut edelim. Yeni fikirlere ihtiyacımız var bilen sorumlulukları adına yazsın. – Yat Sezonu Başlarken

-Yavuz Kaptan